Bu blog'ta yazılanların her hakkı yazarın kendisine aittir. Kaynak gösterilmeden ve izni olmadan hiçbir yerde yayınlanamaz.

BALODAKİ DAVETLİLER

Popüler Yayınlar

14 Şubat 2011 Pazartesi

Benim Çikolata Sevgilim / Maço Sevgilim -14 Şubat ve Biten Bir Aşka Ağıt

Konum: Anneannemin evi (hala gidemedik yurda)
Mod: Depresif
Günün Planı: Ders kaydı işleri, öğlen Beyaz Kedi ile görüşme, akşamüzeri nihayet yurda taşınma : (

Start spreading the news, I'm leaving today... I WANT TO BE A PART OF IT! NEW YURT NEW YURT.

Şu an beni deli eden bi şarkıyı dinliyorum. Hakikaten beni bi odaya kapatsalar habirem bu şarkıyı dinletseler sabaha kalmaz deliririm herhalde.

Halbusi, çoook sevdiğim bi şarkı. Ama en çok sevdiklerimiz zarar vermiyor mu zaten bize?

the sound of silence 

hello darkness, my old friend,
i've come to talk with you again,
because a vision softly creeping,
left its seeds while i was sleeping,
and the vision that was planted in my brain
still remains
within the sound of silence.
in restless dreams i walked alone
narrow streets of cobblestone,
'neath the halo of a street lamp,
i turned my collar to the cold and damp
when my eyes were stabbed by the flash of a neon light
that split the night
and touched the sound of silence.

and in the naked light i saw
ten thousand people, maybe more.
people talking without speaking,
people hearing without listening,
people writing songs that voices never share
and no one dare
disturb the sound of silence.

"fools" said i, "you do not know
silence like a cancer grows.
hear my words that i might teach you,
take my arms that i might reach you."
but my words like silent raindrops fell,
and echoed
in the wells of silence

and the people bowed and prayed
to the neon god they made.
and the sign flashed out its warning,
in the words that it was forming.
and the sign said, "the words of the prophets are written on the subway walls
and tenement halls."
and whisper'd in the sounds of silence.

- paul simon -
"wednesday morning 3a.m.", 1964

Büyük bir tesadüf sonucu bu şarkıya blog'umu yeni izlemeye başlayan bir yabancının sitesinde rastladım. Bu şarkı belki de beni en iyi temsil eden şarkılardan:

"Aptallar! dedim, bilmiyorsunuz
Sessizliği
Bir kanser gibi büyüyen"

Ve başlangıcı da ayrı etkiler: "Merhaba karanlık/Benim eski dostum/Yine seninle konuşmaya geldim./Çünkü bir görüntü(hayal)/Yavaşça emekleyen/Tohumlarını bıraktı/Ben uyurken..."

İşte o görüntü(hayal) benim çikolata sevgilim idi; bir başka deyişle şurada biraz bahsettiğim maço sevgilim.

Yer: Finding Place şehrinde denize açılan yokuş yukarı sokakta bir daire.
Zaman: Yakın geçmişim. 
Oyuncular:  Benim içimden bir "ben", benim çikolata sevgilim, onun 2 arkadaşı.

Film izlemeye karar vermişiz. Saat biraz geç ama olsun yine de film izlemek için harika bir gün(/gece). Tombik olan arkadaşının odasındayız. Cam hafif aralık; beyaz perde hareket ediyor. Yerler parke. Geniş, modern mobilyalı bir oda. Hoşuma giden bir mekan. Mutlu hissediyorum. Bilgisayarın önüne koltukları çekmişiz. 

Tombik arkadaşı ve Fantastik Roman Seven Arkadaşı("Fantastik Çocuk") ön hizada oturuyor. Fantastik Çocuk onu terk eden edebiyat düşkünü, felsefe ve kendini geliştirme kitapları meraklısı, eski, dindar kız arkadaşından bahsediyor; ne kadar anlamsızca onu bıraktığından. Zira şu cümleyi kullanmış kız terk ederken: "Yeterli kültürel gelişimi sağlayamadık." (Puahaha müsadenizle bi güleyim popomla. O ne ya? Ben ilişkilere gelince baya manyak bi tipim ama benim bile etmeyeceğim bi cümle. : p)

Tombik arkadaşı kahve getiriyor. Bardaklar karışıyor. Bundan yanlışlıkla ben içtim tiksinmezsen iç, diyor. Yok sorun değil, diyorum. Sanki bundan ufak bir mutluluk duyuyor. : )

Çikolata Sevgilim ve ben arka cephede yan yana koltuklardayız. Film başlıyor. Ve çok garip bir şey oluyor. Hiç beklemediğim o yerde, hiç beklemediğim o zaman diliminde, filmin bir başlangıçta bir yerinde o şarkı; o beni deli eden şarkı çalmaya başlıyor. 

"Hello darkness my old friend
I've come to talk with you again..."

Ah! Merhaba karanlık! Merhaba merhaba merhaba! Al beni kollarına! Tüm buram buram yalnızlıklarımda, tek bir arkadaşım bile olmadan kitaplara sığındığım, gecelerce ağladığım, bir ölümün yasını tuttuğum, hiç anlaşılmadığım, ve daha da kötüsü yanlış anlaşıldığım, kendi kabuğuma çekildiğim, kendi kabuğumda kendi eski yaralarımı kanattığım, gözyaşlarımla ıslanan kağıtlar ve bir çıkış yolu, tünelin ucunda bir ışık aradığım zamanlarda, al beni eski dostum, küçük cılız bir ışık huzmesini alır gibi, evladınmış gibi, sevdiceğinmiş gibi koynuna.

Ve 2 arkadaşının sırtı dönükken ve kimse konuşmuyorken, birbirimize doğru eğilip öpüşmeye başladık çikolata sevgilimle. O an, o eşlikli(başkalarının da aynı havayı teneffüs edip, senin iç rüzgarını bilmedikleri) yalnızlıkta o şarkının getirdiği hüzünlü derinliğin beni üşüttüğü o anda, bir kaybolmuşluk hissi; ve bu hissin ellerinden tutup onu eve götüren ve içimi ısıtan; benim yarım kalmışlığımı tamamlayan, o an, daha etkili bir panzehir olamazdı; benim çikolata sevgilimin dudakları dudaklarımın edemediği yalnız kelimeleri şefkatli kadife bir battaniye gibi sardı. 

Şarkı devam ediyordu:

in restless dreams -tedirgin düşlerin içinde/ i walked alone -yalnız başıma yürüdüm ben/ narrow streets of cobble stone -arnavut kaldırımınlı dar sokakları

Ve biz öpüşmeye devam ediyorduk. Hiç bitmesin istiyordum. Sanki birkaç dakika sonra sefere gidecek gemici yarimi son kez öper gibi; sanki birkaç gün sonra savaşa gidecek subay sevgilimi hiç bırakmak istemez gibi; birkaç saniyeye bir bomba atılacak da şehir yerle bir olacakmış gibi öpüyordum. Yasak aşk yaşayan Ortadoğulu Müslüman bir kadın gibi; birkaç güne kalmaz beni asarlarmış gibi... Öyle tarifsiz bir tutkuyla, tarifsiz bir korkuyla, onu o an doyasıya hissetmek istiyordum. 

Ülke sınırında, her an ateş edebilecekleri bir noktada, çitlere parmaklarını takıp, büyüyen gözbebeklerinde yaşlar; çitlerin öte yanındaki yarine "Sensiz yaşayamam!" diye haykıran cesur ve aşık bir kadın, canlanan şu an gözlerimde...

Ve belki hiçbir zaman o kadın olamadım. Çünkü uçmaya korkan bir martıydı kalbim.

---o--- devamı gelecek...

Bunları yazarken pek çok "vision" görüntü/hayal canlandı gözümde; doğrusu tümünü birden temsil edebilecek bir resim bulamadım. Ama çitler, kar ve yoğun duygular içerdiği için buraya T.A.T.U.'nun All the Things She Said klibini koyuyorum.

"I keep closing my eyes but I can't block you out."

"Gözlerimi kapamaya devam ediyorum/Ama seni zihnimden uzaklaştıramıyorum."


 
Benim çikolata sevgilim...

Bu da kendi ellerimle ipini çektiğim aşkın, 14 Şubat'taki cenaze töreni olsun; ıssız ve mütevazi; dağlık bir yerde, hafif bir rüzgarda, tek bir kişi ve birkaç gülle düzenlenen gizli bir yas seremonisi gibi. Ve ben sadece onun için, içimden sessiz bir dua söyleyeyim...


5 yorum:

  1. yazdığın her cümlede bişeyler buldum ben..ki ben aşk şarkılarını sevmeyen romantik filmleri atlayan ilk defa bi aşk hikayesinin sonunu merak ettim..yaşadığın o acının ölümün seni derinden sasmasını anladım...ve ben hiç tanımadığı bu kadının sırlarını merak etti...

    ps:şu harfleri biraz büyütürsen daha iyi olur resmen miyop oldum burda :)

    YanıtlaSil
  2. Gözlerimi kapadım. Sağım solum sobe dedim. Saklnmayan ebe demeye kalmadan gözlerimi açtığımda ortalık in cin top oynuyordu. Ama ben gittim ilk önce O'nu elimle koymuş gibi saklandığı yerde buldum. Sobeledim. Çünkü saklambaç oynarken benim de saklandığım yerdi orası. Ebeliği değişimli olarak biz ikimiz yapıyorduk. İkimiz de değişimli olarak sobeleniyorduk. Oyun böyle sonsuza kadar devam ediyordu. Diğer çocuklar ise birer figüran gibiydiler...

    YanıtlaSil
  3. sarki cok guzelmis hemen bulup indirdim ve sozleri o kadar samimi ve gercekki..

    YanıtlaSil
  4. @EMEL Tabi ki büyütürüm, yeter ki iste. : ) Hikayeyi bölüm bölüm yazmaya devam edeceğim, yorumlarını merakla bekliyorum : ))

    @Profösör Küçük hikayene bayıldım! "Diğer çocuklar ise birer figuran gibiydiler..." Harika. ^^ Heyecanlı-garip bir oyun...

    @O.K.A. Teşekkür ederim : )

    @Nameless: Evet en sevdiğim şarkılardandır. Bence duyarlı bir insanın yalnızlığını/gözlemlerini/duygularını en iyi yansıtanlardan


    Sevgiler...

    YanıtlaSil